Giriş yap
En son konular
Anahtar-kelime
Sosyal yer imi
Sosyal bookmarking sitesinde adresi saklayın ve paylaşın
Sosyal bookmarking sitesinde bazur.forumkurd.net adresi saklayın ve paylaşın
Mayıs 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | 4 | 5 | ||
6 | 7 | 8 | 9 | 10 | 11 | 12 |
13 | 14 | 15 | 16 | 17 | 18 | 19 |
20 | 21 | 22 | 23 | 24 | 25 | 26 |
27 | 28 | 29 | 30 | 31 |
AMARA (Ekin Ceren Doğruak)
1 sayfadaki 1 sayfası
AMARA (Ekin Ceren Doğruak)
8 Ocak 1981 yılında Ankara'da doğdu. Aslen Egeli bir ailenin çocuğu olan Amara, Ankara Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nü son sınıfta terk etti.
Üniversitedeyken Kürtlerle ve Kürt Özgürlük Mücadelesi'yle tanıştı. Öğrenci hareketleri içinde yeraldı.
Aynı zamanda Kadın Özgürlük Hareketi çalışmalarında da bulunan Doğruak, kısa bir süre cezaevinde yattı. Daha sonra Avrupa'ya gelen Amara, 2005 baharına kadar Kadın Özgürlük Hareketi'nin çalışmalarında yer aldı.
Aynı yıl Güney Kürdistan'a geçen Amara, bir trafik kazası sonucu aramızdan ayrıldı.
Amara ile birlikte Nudem kod adlı Almanya vatandaşı Uta Schneiderbanger de aynı kazada yaşamını yitirdi.
KALEMİNDEN..
Bir zaman makinası olsam, geleceğe gitsem ve kendi gözlerimle bu mücadelenin başarısız olacağını görsem bile yine de bu partiye katılırdım. Bence bu mücadele inançtan da öte bağlılık işi... Bir tercih... Yaşam tercihi... Bir zorunluluk değil asla... Vicdan muhasebesi, ödenmesi gereken borç, toprağa düşen genç bedenlere ödenmesi gereken bir borç.. Vicdanı olan öder, vicdanı olmayan ödemez. Bu kadar basit aslında... Ve insan bu basitliğin, sadeliğin arasında bir o kadar karmaşık bir varlık. İnsanın kafasını çalıştırdıkça gördüğü, bazen de 'kör olsaydım' dediği bir olgu bu insan...
.......
Çok özledim herşeyi. Çok özledim. Ama en çok da denizi...Bu havası lanet beton yığını ülkeden nefret ediyorum. Yarıaçık cezaevi... Cezaevi'nde gökyüzü dikdörtgendi. Burda çokgen. Hiçbirşey ama hiçbirşey kokmuyor. Kendini sürekli nezle sanıyorsun. Dilimle satılan karpuzlardan, kolum kadar salatalıktan bile bıktım. Bu ülkeden çok sıkıldım. Gri gökyüzünden, asitli sulardan -gerçi hiç içmiyorum- sıkıldım. Ayağım toprağa hiç değmiyor. Bu yıl hiç deniz görmedim. Yağmurdan sonra deniz kokmuyor. Bırak toprağı, hiçbirşey kokmuyor. Yediğin o kırmızı şeylerin domates olduğunu ıspatlamak imkansız birşey. Ülkemi çok özledim. Yurtseverliğin ne olduğunu, ülkesinden uzaklaşınca anlıyor insan...
........
İnsan Avrupa'da tek başına örgüt olmayı öğrenmeli... Yalnız kalmayı, yalnız yaşamayı öğrenmeli. Çünkü en büyük bağlılık; yalnız kalsan da, bu dünyada tek başına olsan da ayakta kalıp mücadeleyi devam ettirmektir.
.......
Aslında böyle boşuna kılıf aramaya gerek yok. Sanırım büyüyorsun. Büyüdükçe senin çocuk ve saf dünyan yıkılıyor. Ve acı gerçekler apaçık meydana çıkıyor. Galiba bu durumda artık başarı; hep inandığın doğrular adına yaşama çabası oluyor. Ve bir de içinde kaldığına inandığın dürüst ve saf yanlarını koruma kavgasını kazandıkça huzurlu olabiliyor insan... Bu karanlık dönemler kaosu hatırlatıyor bana... Bence insanın en cesaretli olması gereken zamanlar bu at izi ile it izinin birbirine karıştığı dönemler.. Kim haklı, kim haksız? Ne doğru, ne yanlış?
.......
Çok bilinmeyen bir denklem içindeyiz adeta. Ve tek ışığımız önderlik.. Bugünlerde hep aklıma gelen bir hikaye var. Nemrut, Hz. İbrahim'i ateşe attığı zaman, bir karınca ağzıyla bir damla su alıp ateşe atıyor. Görenler de 'senin bir damla suyun o ateşi söndürmez ki... Niye yoruluyorsun' diyor. Karınca da 'Olsun... Biliyorum ama yine de tarafımız belli olsun' diye cevap vermiş. O ateşte yanman gerekse de doğrulardan taviz vermemelisin. Belki o suyu atarken sen de ateşe düşebilirsin. Ama bu vicdan işi... Bu kadar kan, bu kadar acı ve tutsak edilmiş bir güneşe karşı senin vicdan savaşın. Bu savaş tüm dünyayla... Senin içindeki düşmanla da... Bu sözü kaç kere söyledim bilmiyorum ama herkes gitse de, başkan içerde ben dışarda, bir ben bir başkan kalsak da -belki bir örgüt yaratacak kapasitem yok- ama ben yine de önderliğin ilkelerine göre yaşayacağım...
Üniversitedeyken Kürtlerle ve Kürt Özgürlük Mücadelesi'yle tanıştı. Öğrenci hareketleri içinde yeraldı.
Aynı zamanda Kadın Özgürlük Hareketi çalışmalarında da bulunan Doğruak, kısa bir süre cezaevinde yattı. Daha sonra Avrupa'ya gelen Amara, 2005 baharına kadar Kadın Özgürlük Hareketi'nin çalışmalarında yer aldı.
Aynı yıl Güney Kürdistan'a geçen Amara, bir trafik kazası sonucu aramızdan ayrıldı.
Amara ile birlikte Nudem kod adlı Almanya vatandaşı Uta Schneiderbanger de aynı kazada yaşamını yitirdi.
KALEMİNDEN..
Bir zaman makinası olsam, geleceğe gitsem ve kendi gözlerimle bu mücadelenin başarısız olacağını görsem bile yine de bu partiye katılırdım. Bence bu mücadele inançtan da öte bağlılık işi... Bir tercih... Yaşam tercihi... Bir zorunluluk değil asla... Vicdan muhasebesi, ödenmesi gereken borç, toprağa düşen genç bedenlere ödenmesi gereken bir borç.. Vicdanı olan öder, vicdanı olmayan ödemez. Bu kadar basit aslında... Ve insan bu basitliğin, sadeliğin arasında bir o kadar karmaşık bir varlık. İnsanın kafasını çalıştırdıkça gördüğü, bazen de 'kör olsaydım' dediği bir olgu bu insan...
.......
Çok özledim herşeyi. Çok özledim. Ama en çok da denizi...Bu havası lanet beton yığını ülkeden nefret ediyorum. Yarıaçık cezaevi... Cezaevi'nde gökyüzü dikdörtgendi. Burda çokgen. Hiçbirşey ama hiçbirşey kokmuyor. Kendini sürekli nezle sanıyorsun. Dilimle satılan karpuzlardan, kolum kadar salatalıktan bile bıktım. Bu ülkeden çok sıkıldım. Gri gökyüzünden, asitli sulardan -gerçi hiç içmiyorum- sıkıldım. Ayağım toprağa hiç değmiyor. Bu yıl hiç deniz görmedim. Yağmurdan sonra deniz kokmuyor. Bırak toprağı, hiçbirşey kokmuyor. Yediğin o kırmızı şeylerin domates olduğunu ıspatlamak imkansız birşey. Ülkemi çok özledim. Yurtseverliğin ne olduğunu, ülkesinden uzaklaşınca anlıyor insan...
........
İnsan Avrupa'da tek başına örgüt olmayı öğrenmeli... Yalnız kalmayı, yalnız yaşamayı öğrenmeli. Çünkü en büyük bağlılık; yalnız kalsan da, bu dünyada tek başına olsan da ayakta kalıp mücadeleyi devam ettirmektir.
.......
Aslında böyle boşuna kılıf aramaya gerek yok. Sanırım büyüyorsun. Büyüdükçe senin çocuk ve saf dünyan yıkılıyor. Ve acı gerçekler apaçık meydana çıkıyor. Galiba bu durumda artık başarı; hep inandığın doğrular adına yaşama çabası oluyor. Ve bir de içinde kaldığına inandığın dürüst ve saf yanlarını koruma kavgasını kazandıkça huzurlu olabiliyor insan... Bu karanlık dönemler kaosu hatırlatıyor bana... Bence insanın en cesaretli olması gereken zamanlar bu at izi ile it izinin birbirine karıştığı dönemler.. Kim haklı, kim haksız? Ne doğru, ne yanlış?
.......
Çok bilinmeyen bir denklem içindeyiz adeta. Ve tek ışığımız önderlik.. Bugünlerde hep aklıma gelen bir hikaye var. Nemrut, Hz. İbrahim'i ateşe attığı zaman, bir karınca ağzıyla bir damla su alıp ateşe atıyor. Görenler de 'senin bir damla suyun o ateşi söndürmez ki... Niye yoruluyorsun' diyor. Karınca da 'Olsun... Biliyorum ama yine de tarafımız belli olsun' diye cevap vermiş. O ateşte yanman gerekse de doğrulardan taviz vermemelisin. Belki o suyu atarken sen de ateşe düşebilirsin. Ama bu vicdan işi... Bu kadar kan, bu kadar acı ve tutsak edilmiş bir güneşe karşı senin vicdan savaşın. Bu savaş tüm dünyayla... Senin içindeki düşmanla da... Bu sözü kaç kere söyledim bilmiyorum ama herkes gitse de, başkan içerde ben dışarda, bir ben bir başkan kalsak da -belki bir örgüt yaratacak kapasitem yok- ama ben yine de önderliğin ilkelerine göre yaşayacağım...
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Paz Mart 24, 2013 9:02 am tarafından BAZUR FORUM
» PARDON
Paz Mart 24, 2013 8:39 am tarafından BAZUR FORUM
» BAZUR
Salı Şub. 22, 2011 11:21 pm tarafından BAZUR FORUM
» teskur yazisi )))))))))))
Cuma Ağus. 20, 2010 10:59 pm tarafından BAZUR FORUM
» toplu siteler
Çarş. Ağus. 11, 2010 11:13 pm tarafından BAZUR FORUM
» Grup seyran ez nizanim
Perş. Kas. 26, 2009 8:33 pm tarafından rustemizal
» Koma Dilan - Serisi 5 Albüm (Rapid)
Salı Ekim 27, 2009 8:43 pm tarafından BAZUR FORUM
» Koma Şirvan - Serisi 12 Albüm (Rapid)
Salı Ekim 27, 2009 8:22 pm tarafından BAZUR FORUM
» Koma Çiya - Serisi 7 Albüm (Rapid)
Salı Ekim 27, 2009 8:14 pm tarafından BAZUR FORUM
» Koma Kurdi (Direkt Indir+RS)
Paz Eyl. 20, 2009 10:46 pm tarafından BAZUR FORUM
» Kurdish music Jamshid
Ptsi Ağus. 17, 2009 10:44 pm tarafından BAZUR FORUM
» hasan serif
Ptsi Ağus. 17, 2009 10:43 pm tarafından BAZUR FORUM
» chopy xan konser
Ptsi Ağus. 17, 2009 10:39 pm tarafından BAZUR FORUM
» mrb arkadaşlar banada yer varmı aranızda
Perş. Haz. 18, 2009 2:49 pm tarafından zozan_helin
» arka pilan
Cuma Haz. 12, 2009 11:32 pm tarafından BAZUR FORUM
» Kürt Remzi - Limin Cano - Keko Vare [Rapid+Zshare]
Ptsi Haz. 08, 2009 4:24 pm tarafından BAZUR FORUM
» Koma Mizgin - Serisi 5 Albüm [Rapid]
Ptsi Haz. 08, 2009 4:21 pm tarafından BAZUR FORUM
» Murat Bektas - Serisi 11 Albüm [Rapid+Uploaded]
C.tesi Mayıs 16, 2009 3:22 pm tarafından BAZUR FORUM
» Koma Sirvan - Serisi 7 Albüm
C.tesi Mayıs 16, 2009 3:16 pm tarafından BAZUR FORUM
» Koma Zerdeste Kal - Serisi 3 Albüm
C.tesi Mayıs 16, 2009 2:43 pm tarafından BAZUR FORUM